2025 yılında Ramazan ayının ne zaman başlayacağı belli oldu. On bir ayın sultanı olarak da bilinen mübarek Ramazan ayı İslam coğrafyasında oruç tutmanın yanı sıra ibadetlerin yoğunlaştığı, yardımlaşma ve dayanışmanın arttığı özel bir dönemdir. Müminler, sahur ve iftar vakitlerinde bir araya gelerek oruçlarını açarak İslam'ın şartlarından olan oruç ibadetini yerine getirmenin manevi huzurunu yaşar. Peki ilk oruç ne zaman tutulacak? Ramazan Bayramı hangi aya denk geliyor? İşte detaylar.
ÜÇ AYLAR NE ZAMAN BAŞLIYOR?
RAMAZAN AYI NE ZAMAN BAŞLAYACAK, İLK ORUÇ NE ZAMAN TUTULACAK?
2025 yılı Ramazan ayı, 1 Mart 2025 Cumartesi günü başlayacak. 28 Şubat'ı 1 Mart'a bağlayan gece, İslam alemi ilk sahuruna kalkacak ve Ramazan oruçları tutulmaya başlanacak. Ramazan ayı boyunca, Müslümanlar oruç tutarak manevi arınma ve ibadetlerini yoğunlaştıracak. İftar ve sahur sofralarının kurulduğu bu ayda, oruç tutmak yanı sıra paylaşma ve yardımlaşma duyguları da ön planda olacak. Ramazan ayı, Müslümanlar için büyük bir anlam taşıyan, ibadet ve sabır ayı olarak karşılanacak.
2025 DİNİ GÜNLER ÜÇ AYLAR TAKVİMİ
- Üç Ayların Başlangıcı: 1 Ocak 2025 Çarşamba (1 Receb 1446)
- Regaib Kandili: 2 Ocak 2025 Perşembe (2 Receb 1446)
- Mirac Kandili: 26 Ocak 2025 Pazar (26 Receb 1446)
- Berat Kandili: 13 Şubat 2025 Perşembe (14 Şaban 1446)
- Ramazan Başlangıcı: 1 Mart 2025 Cumartesi (1 Ramazan 1446)
- Kadir Gecesi: 26 Mart 2025 Çarşamba (26 Ramazan 1446)
RAMAZAN BAYRAMI 2025 NE ZAMAN?
- Arefe Günü: 29 Mart 2024 Cumartesi
- Ramazan Bayramı 1. Günü: 30 Mart 2025 Pazar (1 Şevval 1446)
- Ramazan Bayramı 2. Günü: 31 Mart 2025 Pazartesi (2 Şevval 1446)
- Ramazan Bayramı 3. Günü: 1 Nisan 2025 Salı (3 Şevval 1446)
2025 KURBAN BAYRAMI TAKVİMİ
- 5 Haziran Kurban Bayramı arefesi
- 6 Haziran Kurban Bayramı 1.gün
- 7 Haziran Kurban Bayramı 2.gün
- 8 Haziran Kurban Bayramı 3.gün
- 9 Haziran Kurban Bayramı 4.gün
RAMAZAN AYININ ÖNEMİ NEDİR?
2025 YILI FİTRE MİKTARI NE KADAR?
Diyanet 2025 yılına ilişkin fitre miktarını henüz açıklamadı. Diyanet İşleri Başkanlığı Din İşleri Yüksek Kurulu, 2024 yılı fitre miktarını 130 lira olarak belirlendiğini duyurmuştu.
FİTRE NEDİR NE ZAMAN VERİLİR?
- Halk arasında fitre diye bilinen fıtır sadakası (sadaka-i fıtır); insan olarak yaratılmanın ve Ramazan orucunu tutup bayrama ulaşmanın bir şükrü olarak; dinen zengin olup Ramazan ayının sonuna yetişen Müslümanın, belirli kimselere vermesi vacip olan bir sadakadır (Nevevî, el-Mecmû’, 6/103-105). Vacip oluşu, sünnetle sabittir (Buhârî, Zekât, 70-78 [1503-1512]; Müslim, Zekât, 12-21 [984-985]).
- Kişi, kendisinin ve küçük çocuklarının fitrelerini vermekle yükümlüdür. Hz. Peygamber (s.a.s.), köle-hür, büyük-küçük, kadın-erkek her Müslümana fitrenin gerektiğini ifade etmiştir (Ebû Dâvûd, Zekât, 20 [1619]).
- Fıtır sadakasının vacip olma zamanı Ramazan Bayramının birinci günü olmakla birlikte, bayramdan önce de verilebilir. Hatta bu daha faziletlidir. Nitekim bayram namazından önce verilmesi müstehap kabul edilmiştir. Bununla birlikte, bayram günü veya daha sonra da verilebilir. Ancak bayramdan sonraya bırakılması mekruhtur.
- Şâfiî mezhebinde ise; fitreyi, meşru bir mazeret bulunmadıkça bayramın birinci gününün gün batımından sonraya bırakmak haramdır. Fitreyi Ramazan’ın ilk günlerinde vermek de caizdir (Nevevî,el-Mecmû’, 6/128).
- Fitrenin hedefi, bir fakirin içinde yaşadığı toplumun hayat standardına göre bir günlük yiyeceğinin karşılanması suretiyle onun bayram sevincine iştirak etmesine katkıda bulunmaktır.
- Günümüzde fıtır sadakası miktarının belirlenmesinde, kişinin bir günlük (iki öğün) normal gıda ihtiyacını karşılayacak miktarın ölçü alınması daha uygundur. Kişi dinen zengin sayılanlara, usûlüne (anne, baba, dedeler ve nineler), fürûuna (çocuk ve torunlar) ve eşine fıtır sadakası veremez. Fitreler bir fakire verilebileceği gibi birkaç fakire de dağıtılabilir (Merğinânî, el-Hidâye, 2/224). Ancak bir kişiye verilen miktarın bir fitreden az olmaması evlâdır.
FİTRE KİMLERE VERİLİR, KİMLERE VERİLMEZ?
Fıtır sadakası, yani fitre, kişinin bakmakla yükümlü olmadığı yoksul Müslümanlara verilir. Fıtır sadakası ve oruç fidyesini vermek durumunda olan kimsenin bunlardan doğrudan ya da dolaylı olarak yararlanmaması esastır. Zekât için de aynı kural geçerlidir. Bu sebeple bir kimse zekâtını, fıtır sadakasını ve fidyesini kendi usûl ve fürûuna veremez. (Usûl, bir kimsenin anası, babası, dede ve nineleri; fürûu ise; çocukları, torunları ve onların çocuklarıdır.) Ayrıca eşler de birbirlerine zekât, fitre ve fidye veremez.
- a) Ana, baba, büyük anne ve büyük babalara,
- b) Oğul, oğlun çocukları, kız, kızın çocukları ve bunlardan doğan çocuklara,
- c) Eşine,
- d) Zengine yani aslî ihtiyaçları dışında nisap miktarı mala sahip olan kişiye,
- e) Babası zengin olan ergen olmamış çocuğa (Merğinânî, el-Hidâye, 2/223-228).
- f) Şâfiîlere ve İmam Ebû Yûsuf’a göre fitre, Müslüman olmayana da verilemez (Mâverdî, el-Hâvî, 3/387; 10/519; Merğinânî, el-Hidâye, 2/223).
Zikredilenlerin dışındaki kardeş, teyze, dayı, amca, hala ve onların çocukları, gelin, damat, kayınpeder ve kayınvalide gibi akrabalar zengin değillerse kendilerine zekât, fitre ve fidye verilebilir (Zeylaî, Tebyîn, 1/301).