Yazar ve akademisyen Alim Kahraman’ın 50. sanat yılı için TYB’de özel bir buluşma oldu. Konuklar arasında bulunan Beşir Ayvazoğlu, Kahraman’ın İstanbul kültürünü yazan önemli isimlerden olduğunu anlattı. Kahraman vefa gecesi için teşekkür ederken Yeni Şafak’a “Kendim ve kitaplarımla ilgili yeni şeyler öğrendim” dedi.
Türkiye Yazarlar Birliği (TYB) İstanbul Şubesi, yazar Alim Kahraman’ın 50. sanat yılı için “Yazıyla Geçen Yarım Asır” başlıklı bir program düzenledi. Saygı etkinliğine Kahraman’ın sevenleri, dostları, öğrencileri ve edebiyatseverler katıldı. Açılış konuşmasını yapan TYB İstanbul Şube Başkanı Mahmut Bıyıklı, Kahraman’ın 25 yaşındayken TYB Ödülü’nü aldığını hatırlattı.
AYNI ZAMANDA BİYOGRAFİ YAZARIYDI
Programda; Beşir Ayvazoğlu, Funda Özsoy, Nurseli Gamze Korkmaz, Erhan Genç ve Ali Haydar Haksal, Kahraman’ın sanat hayatını, hatıralarını ve eserlerini anlattı. Etkinliğin ilk konuşmasını yapan yazar Beşir Ayvazoğlu, Kahraman’ın çok yönlülüğünden bahsederek, onun biyografi yazarlığına vurgu yaptı. Ayvazoğlu, Kahraman’ın İstanbul kültürünü yazan önemli isimlerden olduğuna dikkat çekerek, “Aynı zamanda bir İstanbul yazarı. Üsküdar Ansiklopedisi yazmak çok derin bir ilişki kurmak demek. Bazı akademisyenler bilfiil edebi metin üretirler. Alim aynı zamanda bir akademisyen, yazar, edebiyat adamı. Mehmet Akif, Yahya Kemal ve Ahmet Hamdi Tanpınar hakkında kapsamlı biyografileri var. Alim, çok yeni bilgiler buldu mesela Mehmet Akif’i yazarken. Daha önce yazılmış biyografilerden çok farklı, yeni bilgilerle zenginleştirilmiş bir biyografi yazdı” diye konuştu.
ESERLERİMİN GÖRMEDİĞİM TARAFLARINI GÖRDÜM
Yaptığı teşekkür konuşmasında “Hakkımda öğrenemeyeceğim şeyleri öğrendim” diyen Alim Kahraman, bu ifadeyle kastettiğini program sonrası Yeni Şafak’a anlattı. 50. sanat yılı için dostlarının bir araya gelmesinden büyük memnuniyet duyduğunu aktaran yazar, “Çok değerli dostlar edinmişim, güzel konuşmalar yaptılar. Kendim ve kitaplarımla ilgili yeni şeyler öğrendim. Eserlerimin göremediğim taraflarını gördüm. Hatıraları ortak yaşadık ama eserlere farklı açıyla baktığınızda başka bir çerçeve doğuyor. O yeni bir şeyler getiriyor bana” dedi.
Etkinlik sayesinde, bugüne kadar yazdıklarının okur ve edebiyat dünyasındaki karşılığını gördüğünü söyleyen Kahraman, sözlerini şöyle sürdürdü: “Eserlerim, popüler yazarlar kadar satmasa bile belli bir düzeyde severek okuyanları var. Erhan Bey, ‘Geçit hayranlarındanım’ dedi. O hikayeler yazılırken özel okuyucuları vardı. 2000’de yayınlandı ama o hikayelerin yazılış tarihi 1995’tir. Postmoder-nizmin Türkiye’deki ilk örneklerindendir o kitap.”
YENİ YAZARLARA CESARET VERDİ
Funda Özsoy, Nurseli Gamze Korkmaz ve Erhan Genç ise yazarın farklı eserlerindeki dil ve üslubu üzerine konuştu. Özsoy, Kahraman’ın yeni yazarları cesaretlendirdiğine işaret ederek, “Bak Bahar Gelmiş” kitabından örneklerle edebi kişiliğini katılımcılara aktardı. Korkmaz, Kahraman ile 13 yıl önce ilk kez “Geçit” hikayesi üzerine çalıştığı dönem tanıştıklarını dile getirerek, eserin edebi dili üzerine bir konuşma yaptı. Genç ise yazarın kendi yazı hayatındaki etkisinden söz etti. Son olarak söz alan Ali Haydar Haksal, komşu, arkadaş olarak Kahraman’dan bahsederek gençlik anılarını dinleyicilere anlattı.