Vatandaşların Recep Tayyip Erdoğan’a seçilmiş ilk cumhurbaşkanı olarak FETÖ ve PKK’yla mücadele için tam yetki vermesini hazmedemeyen çevreler, ‘6-7 Ekim olayları’ olarak tarihe geçen olaylarda Türkiye’yi savaş alanına çevirdi. Kobani bahanesiyle sokakları isyana çağıran HDP 46 kişinin katili oldu. Diyarbakır’da yaşanan ve tüm Türkiye’yi gözyaşlarına boğan Yasin Börü ile arkadaşlarına yapılanlar, hala hafızalardaki yerini koruyor.
HDP Merkez Yürütme Kurulu, 6 Ekim 2014’te yaptığı toplantının ardından Ayn El Arab (Kobani) için sokağa çıkma çağrısı yaptı. Partinin sosyal medya hesabından yapılan açıklamada, “Şu anda toplantı halinde olan HDP MYK’dan halklarımıza acil çağrı” notuyla paylaşılan mesajda “Kobane’de durum son derece kritiktir. IŞİD saldırılarını ve AKP iktidarının Kobane’ye ambargo tutumunu protesto etmek üzere halklarımızı sokağa çıkmaya ve sokağa çıkmış olanlara destek vermeye çağırıyoruz” ifadelerine yer verildi. HDP’nin bu skandal çağrısı üzerine sokaklara çıkan PKK yandaşları ortalığı savaş alanına çevirdi, talihsiz olaylarda 46 kişi hayatını kaybetti.
Diyarbakır’da fitili ateşlenen terör olaylarında kurban eti dağıtan Yasin Börü, Hasan Gökgöz, Hüseyin Dakak, Riyad Güneş ve Turan Yavaş, PKK yandaşları tarafından vahşice katledildi. 16 yaşındaki lise öğrencisi Yasin Börü, kurban eti dağıttığı apartmanın üçüncü katından aşağıya atılmıştı. Bununla da yetinmeyen alçaklar, Yasin’i kurşunlayıp bıçakladıktan sonra yakarak araba ile üzerinden geçmişti.
Türkiye Diyarbakır’dan gelen haberle yasa boğuldu. Kurban eti dağıtırken vahşice öldürülen 4 arkadaşın linçine, can havliyle sığındıkları evin sahibinin de katıldığını Yeni Şafak ortaya çıkarttı. Tüm Türkiye’yi gözyaşlarına boğan Yasin Börü ve arkadaşlarına yapılanlar, hala hafızalardaki yerini koruyor. Şehit aileleri her Kurban Bayramı’nda, vahşice katledilen evlatlarının acısını ilk günkü gibi yüreklerinde hissediyor.
Sokakları isyana çağıran dönemin HDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş, onlarca kişinin ölmesinin ardından kendini savunmaya çalıştı. Kameraların karşısına geçip “Çağrımız insani bir çağrı ve siyasi müdahale davetiydi” diyen Demirtaş’a en iyi cevabı ertesi gün Yeni Şafak 9 sütuna attığı manşetle verdi: Sorumlusunuz!
İstanbul, Ankara, İzmir, Diyarbakır, Batman, Bingöl, Erzurum, Gaziantep, Iğdır, Mardin, Mersin, Muş, Siirt, Şanlıurfa, Şırnak, Ağrı ve Van’daki olaylarda teröristler çok sayıda okul, işyeri, araç, belediye otobüsü, banka, market ve parti binalarını ateşe verdi. Güneydoğuda ilk kez yağma olayları yaşandı. Ağrı’da yakılan Patnos Belediye binası kül oldu.
Sokakları ateşe veren terörist gruplar, Siirt’te içinde kız çocukları bulunan yetiştirme yurdunu yaktı. Yurt görevlisinin engellemesine rağmen binaya molotof atan şehir eşkıyaları, alevler yükselince bir de çocukların bulunduğu katı taşladı. Kızlar güçlükle tahliye edilirken, Siirt’teki vahşeti Yeni Şafak duyurdu.
Yeni Türkiye’yi hazmedemeyip ülkeyi 1990’lı yıllara çevirmeyi hedefleyen PKK’nın, Güneydoğu’da infaz listeleri oluşturduğunu ilk kez Yeni Şafak’ın duyurdu. 6-7 Ekim’deki eylemlerin organize olduğu, katledilen isimlerin de bilinçli seçildiği belgelendi.
DEAŞ’ın Ayn el Arab’a (Kobani) girmesini istismar eden terör örgütleri, çözüm sürecini hedef alan CHP ve HDP’nin tahrikiyle Türkiye’yi savaş alanına çevirdi. 8 Ekim’de “Türkiye düşmanları” manşetiyle çıkan Yeni Şafak, büyük resmi okuyucuyla buluşturdu. HDP Kürtleri, Gezi olaylarını organize eden çevreler ise ulusalcıları tahrik edip sokağa dökmüştü. Kürtler üzerinden yeni bir kalkışmanın kurgulandığı olaylarda “Kobani için sokağa çıkın” çağrısı yapıldı. 7-12 Ekim tarihleri arasında 46 kişi öldü, 682 kişi de yaralandı.
DEAŞ saldırılarını gerekçe gösterip Güneydoğu’yu ateşe verenler arasında 300’e yakın Suriyelinin olduğunu Yeni Şafak ortaya çıkarttı. Teröristlerin bir bölümünün sınırdan kadın kılığına girip geçtiğini duyuran gazetemiz, 20 Ekim’de “Kobani’den gelip yaktılar” manşetiyle çıktı.