Ülkeyi yasa boğan depremlerin yaraları, dayanışma ve yardımlaşmayla sarılıyor. Lise öğrencisi Evren Ekin Karadağ, belediyelerin yardım organize ettiğini duyunca koşarak Üsküdar Belediyesinin spor tesisine gittiğini söylüyor. Karadağ, “Biz sıcacık evlerimizde yemeklerimizi yerken, birilerinin enkaz altında olması hepimizi rahatsız ediyor. Onlara yardım etmemiz gerekiyor. Dün gece saat 2’ye kadar buradaydım, bugün kaça kadar kalırım bilmiyorum” dedi.
Ülkeyi yasa boğan depremlerin yaraları, dayanışma ve yardımlaşmayla sarılıyor. Türkiye’nin her tarafında TIR’lara doldurulan yardımlar, AFAD ve kaymakamlık organizasyonuyla bölgeye ulaştırılıyor. İnsanlar evlerinden getirdikleri veya satın aldıkları kıyafet, hijyen malzemesi, battaniye, yiyecek, içecek gibi yardımları, organizasyonlarda başı çeken belediye ve okullara götürüyor. Gençler tıpkı 15 Temmuz’da olduğu gibi yardım seferberliğinde de ön planda. Okulların tatil edilmesinin de etkisiyle depremin ilk gününden itibaren yardım
toplanan merkezlerden çıkmıyor.
EVDE OTURMAK RAHATSIZ ETTİ
Lise öğrencisi Evren Ekin Karadağ, belediyelerin yardım organize ettiğini duyunca koşarak Üsküdar Belediyesinin spor tesisine gittiğini söylüyor. Karadağ, “Biz sıcacık evlerimizde yemeklerimizi yerken, birilerinin enkaz altında olması hepimizi rahatsız ediyor. Onlara yardım etmemiz gerekiyor. Buradaki insanların yarısı liseli. Ben de liseye gidiyorum. Dün gece saat 2’ye kadar buradaydım, bugün kaça kadar kalırım bilmiyorum” dedi. Dört gündür yardım kolisi düzenleyen 12 yaşındaki Zeynep Baykara, haberleri izleyince çok duygulandığını ve bir şeyler yapmak için buraya geldiğini anlattı.
DÖRT GÜNDÜR EVİMİZE GİTMEDİK
Belediyenin kütüphanelerini dolduran gençlerin yarısı şimdi yardım kolisi taşıyor. Üniversiteye hazırlanan Emir Kalkan da onlardan biri. Dört gündür burada yatıp kalktıklarını belirten Kalkan, üniversite hazırlığına da kısa bir ara vermiş. Kalkan, “İnsan gücüne ihtiyaç var dediler biz de geldik. Dört gündür evimize hiç gitmedik, burada yatıyoruz. Ders çalışmayı durdurduk, üniversite sınavı oradaki insanların canından daha değerli değil. Gerekirse bir sene daha hazırlanırım. Şu an oraya hemen her şey gitsin istiyoruz. Yardım ettikçe de kendimizi iyi hissediyoruz. Z Kuşağı hem övülüyor hem eleştiriliyor ama elimizden ne gelirse yaparız her zaman. Mümkün olsa deprem bölgesine de giderdik” diye ifade ediyor. 10 yaşındaki Mahir bile onun ifadesiyle ‘Elinden geleni yapmak’ için gelmiş babasıyla.