15 Temmuz’a şahit olan gençler, tarihi gecenin hayatlarında bıraktığı izi anlattı. Furkan Açıkgöz, “O gece şehit olamadık belki ama bir şehit gibi hayatımızı devam ettirmeye çalışıyoruz” derken Nisanur Dereli de duygularını “15 Temmuz sabahı uyanan Nisa ile 16 Temmuz’a uyanan Nisa aynı kişiler değil’’ sözleriyle özetledi.
Yeni Şafak, 7 yıl önce yaşanan darbe girişimine tanıklık eden gençlere o geceye ilişkin duygularını sordu. Üzerinden 7 yıl geçmesine rağmen ilk günkü gibi o geceyi yaşayan gençler, çarpıcı mesajlar verdi.
Darbe girişimi günü Adana’da yaşayan Abdulkadir Taşar (27) , ‘’15 Temmuz süreci, hepimizin çok iyi anlaması gereken bir tarihsel olay olarak önümüzde durmaktadır. Özellikle muhalefetin bu noktada sorumlu hareket ederek, FETÖ ile mücadele noktasında ortaya konan haklı çabanın meşruiyetini tartışmaya açmamalı ve FETÖ’nün sözde masumiyet tezlerine destek niteliği taşıyan beyanlarda bulunmamalıdır’’ diye konuştu.
ŞEHİT OLMUŞ GİBİ YAŞIYORUZ
15 Temmuz’da Esenboğa Havalimanı’na Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ı karşılamak için giden binlerce kişiden biri olan Furkan Açıkgöz (25), “Üzerinden 7 yıl geçmesine rağmen bendeki acısı, duygusu sanki bugünmüş gibi devam ediyor. Şehitlerimizin adını duyduğumda, o güne ait görüntüleri izlediğimde o acıyı ve aynı zamanda gururu içimde hissediyorum. O gece şehit olamadık belki, ama bir şehit gibi hayatımızı devam ettirmeye ve hem o gece hem de tarih boyunca vatan için bayrak için canlarını hiçe sayanlar hatırına aynı amaç uğruna yaşamaya ve yaşatmaya çalışmayı bir görev kabul ediyoruz” dedi.
O GECEYE KADAR SOYUT KAVRAMDI
Darbe girişimi gecesi Cumhurbaşkanlığı Külliyesi’ne giden Emin Yüceer (27), “Darbe veya kalkışma o güne kadar bizde soyut bir kavramdı. 15 Temmuz benim için bir darbe girişiminden öte derinliğinde bir milletin öz evlatlarının nasıl ihanete bulaştığının, akıllarını nasıl kiraya verdiğinin, nasıl milletine kurşun sıkacak seviyeye geldiğinin bir özetidir” açıklamasında bulundu.
15 TEMMUZ’DAN SONRA AYNI KİŞİ DEĞİLİZ
Nisanur Dereli (26) de 15 Temmuz’un birçok kişide farklı duygular uyandırdığını belirtti. Dereli, kendisine etkisini ise “Benim için ise bir gecede büyüdüğümü, bu toprakların bana ihtiyacı olduğunu hissettiğim bir geceydi” sözleriyle özetledi. Dereli, “O gece yürürken bir kimliğim, şahsiyetim hatta en önemlisi bu topraklara bir borcum olduğu bilinciyle hareket ettim. 15 Temmuz sabahı ile 16 Temmuz’da uyanan Nisa aynı kişiler değildi. O gün hepimiz sokaklarda ölmek için çıktık, kumaşlarımız birdi çünkü bizlerin içinde vatan sevgisinden daha önemli hiçbir şey yoktur. O gece yazdığımız destanı Rabbim bir daha asla yaşatmasın’’ dedi.
EN HÜZÜN DOLU GECE
Cumhurbaşkanlığı Külliyesi’nde bulunan Tarık Emir Tan (24) da o geceye ilişkin yaşadıklarını anlatırken, “15 Temmuz benim için sıcak bir yaz akşamında on yedi yaşındaki bir gencin yaşayacağı en hüzün dolu geceydi. Kimi insanın bayrağı sırtlanıp meydanlara koşmasını, kimisinin de ATM kuyruklarına gitmesini unutamayacağım gibi duruyor. 15 Temmuz hepimiz için dönüm noktasıydı. O gece yaşanan birlik ve beraberlik ruhu demokrasiye olan inancımı güçlendirdi” dedi.
