Suriye'de Beşşar Esed rejiminin devrilmesinin ardından ülke genelinde devam eden arama tarama çalışmaları kapsamında başkentin güneydoğusunda yer alan Şam Havaalanı'nın hemen arkasındaki Hüseyniye bölgesinde toplu mezarlık bulundu. Yerel kaynakların iddiasına göre alanda sayıları 150'ye varan 20 metre derinliğinde toplu mezarlar bulunuyor. Yine bölgedeki kaynaklar, toplu mezarlıkta 75 bin kişinin katledildiğini aktarıyor. Mezarlıkta bekçilik yapan Halil isimli Suriyeli, her geldiklerinde yaklaşık 150 ceset getirdiklerini belirterek, "Bir çukur kazıyorlar, (cesetleri) getirip oraya boşaltıyorlar ve gidiyorlar. Başta gündüz geliyorlardı, sonra gece gelmeye başladılar." diye konuştu.
Esed rejiminin devrilmesinin ardından Suriye genelinde arama tarama çalışmaları devam ediyor. Başkent Şam'da toplu mezar olduğu belirlenen bir alan ortaya çıktı. Şam Havaalanı'nın arkasında bulunan Hüseyniye bölgesindeki toplu mezarlıktan yayına bağlanan TRT Haber Muhabiri Alattin Geçer, 75 bin kişilik toplu mezarın bulunduğu bilgisini paylaştı.
150 toplu mezar
Yerel kaynakların iddiasına göre alanda sayıları 150'ye varan 20 metre derinliğinde toplu mezarlar bulunuyor. Yine bölgedeki kaynaklar, toplu mezarlıkta 75 bin kişinin katledildiğini aktarıyor.
Filistinli mülteciler de gömülmüş
Esed rejimi, Suriye halkına yönelik saldırılarını 2013'te şiddetlendirmişti. 17 Ocak tarihinde Hüseyniye Mülteci Kampı'nı savaş uçaklarıyla bombalayan rejim, çoğu kadın ve çocuklardan oluşan 14 Filistinli mülteciyi katletti. Esed rejimi tarafından Suriye genelinde katledilen Filistinlilerin sayısının bini aştığı ifade ediliyor.
Suriye'nin başkenti Şam'ın Hüseyniye bölgesinde mezarlık bekçiliği yapan Eymen Halil, bulunan toplu mezarın hikayesini Anadolu Ajansı muhabirlerine anlattı. Halil, 2005'ten bu yana burada çalıştığını belirterek, olayların ilk başlangıcına arkadaşlarıyla şahitlik ettiğini söyledi. Toplu mezarın hikayesini anlatan Halil, bir gün büyük bir aracın alana geldiğini belirterek, "Kapıyı açtıklarında bir koku yayıldı. İstifra edecek gibi oldum ve geri çekildim çünkü dayanamadım." ifadelerini kullandı.
Daha sonra güvenlik güçleri olduklarını söylediği kişilerin yeniden geldiklerini anlatan Halil, çağrıldıklarını, kendisinin gitmediğini, giden arkadaşlarının ise dönmediklerini söyledi.
Halil, her geldiklerinde yaklaşık 150 ceset getirdiklerini belirterek, "Bir çukur kazıyorlar, (cesetleri) getirip oraya boşaltıyorlar ve gidiyorlar. Başta gündüz geliyorlardı, sonra gece gelmeye başladılar." diye konuştu.
Haftada bir ya da iki kez mezara gelip cesetleri gömdüklerini ifade eden Halil, tır ya da kepçeyle geldiklerinde mezara birilerini gömmek için geldiklerinin anlaşıldığını dile getirdi. Halil, yüzlerce kişinin bu mezarlığa gömüldüğünü anlattı. Mezarlık bekçisi Halil, cesetleri gömmeye gelenleri bizzat tanımadığını kaydederek, "Bu insanların ortaya çıkmasını Allah'tan dileriz. Burasının kesinlikle ölülerle dolu olduğunu biliyoruz." dedi.
Mezarlıkta bulunan Şamlı Mazhar Arakusi de 4 erkek kardeş olduklarını dile getirerek, "Bizi 3 Ocak 2014'te gece yarısı evimizden alıp götürdüler." dedi. Uzun süre hapishanede kaldıklarını ve 5 ay işkence gördüklerini anlatan Arakusi, sözlerine şöyle devam etti: "4 kişi girdik, 3 kişi çıktık. Ağabeyim işkenceden öldü. Biz de çok işkence gördük, Allah'a havale ettik. Duyduk ki burada toplu mezar bulunmuş. Belki cesedini ya da kemiklerini buluruz diye buraya geldik. DNA testi yaptırıp onu İslami usullere göre defnetmek istiyoruz." Arakusi, toplu mezarda bulunan cesetlerin çıkarılarak kimliklerinin tespit edilmesini umduğunu dile getirerek, "Mezardaki kişinin senin yakının olduğunu biliyorsun ama nerede olduğunu bilmiyorsun, sadece dua ediyorsun." dedi.