TSK’nın komuta kademesiyle sınırın sıfır noktasında toplantı yapan Milli Savunma Bakanı Hulusi Akar, İdlib’de katliam yapan Esed rejimi ve Rusya’ya mesaj verdi. TSK’nın Soçi mutabakatıyla 12 gözlem noktası kurduğunu hatırlatan Akar, “Yaptığımız mutabakata saygılıyız, Rusya’nın da mutabakata uymasını bekliyoruz. 12 gözlem noktasını boşaltmayacak, buradan çıkmayacağız. Burada kalmaya devam edeceğiz. (Gözlem noktaları) Kendilerine saldırı olduğu takdirde tereddütsüz karşılık vereceklerdir.
Milli Savunma Bakanı Hulusi Akar ve Türk Silahlı Kuvvetleri’nin komuta kademesi, İdlib’deki gelişmelerin ardından Suriye sınırının sıfır noktasında birlik komutanları ile bir araya geldi. Beraberinde Genelkurmay Başkanı Yaşar Güler, Kara Kuvvetleri Komutanı Ümit Dündar, Hava Kuvvetleri Komutanı Hasan Küçükakyüz ve Deniz Kuvvetleri Komutanı Adnan Özbal ile İdlib sınırındaki Reyhanlı’da denetlemede bulunan Akar, sınırötesindeki gelişmelere dair aldığı brifingin ardından önemli mesajlar verdi. Rus, Esed ve İran bombardımanı altındaki İdlib’e yönelik saldırıları engellemek için gayret gösterdiklerini vurgulayan Akar, şunları söyledi:
KATLİAMA SON VERİN
“Buradaki insanların güvenliğini sağlamak, en azından temel ihtiyaçlarını karşılayabilmek için faaliyetlerimizi sürdürüyoruz. Fakat verilen tüm sözlere, yapılan mutabakatlara rağmen rejim masum insanlara saldırmaya devam ediyor. Burada, aralarında çocukların, yaşlıların, kadınların bulunduğu birçok masum insanın katledilmesine sebebiyet veriyorlar. Bu katliama bir son verilmesi için yapılması gereken ne lazımsa bunları yapmaya çalışıyoruz. Rejimin yaptıkları ne mutabakat konularına ne vicdana sığar. Bunların bir an önce durdurulmasını bekliyoruz. Bu noktada da Rusya’dan yaptığımız mutabakatlar ve görüşmelerde vardığımız sonuçlar çerçevesinde rejime nüfuzlarını kullanmak suretiyle karadan ve havadan yapılan saldırıların durdurulması için gerekli telkinlerde bulunmalarını bekliyoruz.”
HERKES SÖZÜNÜ TUTMALI
“Saldırılar sonrası İdlib’de son dönemde 280 bin, toplamda ise 1 milyon insan evlerini terk etmek zorunda kaldı. Bu baskı devam ettiği takdirde önemli bir göç dalgasına daha sebep olur. 4 milyon civarında Suriyeli kardeşimizi ağırlamakta olan Türkiye için bu ilave yük ağır gelecektir. Dolayısıyla bu göçün önlenmesi için de elimizden gelen gayreti gösteriyoruz. Soçi mutabakatı kapsamında bölgede TSK’ye ait 12 gözlem noktasının oluşturuldu. Yaptığımız mutabakata biz saygılıyız, Rusya’nın da bu mutabakata uymasını bekliyoruz. Biz hiçbir şekilde ateşkes sağlanmasına yönelik görevlerini kahramanca ve fedakarane bir şekilde ifa eden 12 gözlem noktasını boşaltmayacağız, buradan çıkmayacağız. Burada kalmaya devam edeceğiz. Herkesin bu mutabakat muhtıralarında verilen sözlerin gerçekleşmesi için gayret göstermesi gerekiyor.”
TEREDDÜTSÜZ KARŞILIK VERİLİR
“Masum insanlara yeteri kadar zarar verildi. Gayretimiz, çabamız, hedefimiz bundan sonra rejim tarafından daha fazla zarar verilmesine engel olmak içindir. Gözlem noktalarımız bu konuda talimatlıdır. Herhangi bir şekilde kendilerine saldırı, taciz olduğu takdirde tereddütsüz karşılık vereceklerdir. Oradaki arkadaşlarımız bulundukları yeri sonuna kadar savunacaktır. TSK olarak gözümüz onların üzerindedir. 24 saat onları takip ediyoruz. İlgili arkadaşlarımız tarafından ihtiyaçları karşılanmaktadır. Bu şekilde oradaki varlığımızı sürdürmeye devam edeceğiz.”
3 harekat 8 bin 200 kilometrekare
Milli Savunma Bakanı Akar, Türk Silahlı Kuvvetlerinin Fırat Kalkanı, Zeytin Dalı, son olarak da Barış Pınarı Harekâtı ile kendisine verilen görevleri başarıyla yerine getirdiğini vurgulayarak, “TSK, yaptığı bu başarılı, örnek operasyonlarla yaklaşık 8 bin 200 kilometrekare toprağı teröristlerden arındırdı. Buralar yaşanabilir hale geldi. Şu ana kadar bu bölgelere 600 bin civarında Suriyeli kardeşimiz dönüş yaptı” dedi. Bu süreçte ABD ve Rusya ile yapılan mutabakatlara işaret eden Akar, “Biz verdiğimiz sözlerin arkasındayız ve bunları titizlikle yerine getirdik. ABD ve Rusların da verdikleri sözlerin arkasında durmasını, mutabakat muhtırasındaki sözleri yerine getirmelerini bekliyoruz” dedi.
Libya’ya hazırız
- Uluslararası tanınırlığı olan Libya’daki Ulusal Mutabakat Hükümeti ile Türkiye Cumhuriyeti arasında varılan anlaşmaya herkesin saygı duyması gerektiğini kaydeden Akar, Doğu Akdeniz’e ilişkin mutabakat sürecinin 10 yılı aşkın süredir devam ettiğini hatırlattı. “Bu takriben 10 yılı aşkın bir süredir devam eden, akademisyenlerin, üniversitelerin, Dışişleri Bakanlığının, Milli Savunma Bakanlığının, Genelkurmay’ın, Kara, Hava, Deniz Kuvvetleri Komutanlıklarının diğer ilgili kurumların çok yoğun bir çalışması sonucu geldiğimiz bir noktadır. Bu iki tarafın hak ve menfaatlerinin korunması ve kollanması için alınmış bir karardır” diyen Akar, Libya’nın askeri yardım talebi konusunda da şunu söyledi: “Türk Silahlı Kuvvetleri, ülkemizin ve asil milletimizin hak, alaka ve menfaatlerini korumak ve kollamak için yurt içinde ve sınır ötesinde nerede görev verilirse, etkin, caydırıcı ve saygın yapısıyla her türlü görevi yapmaya hazırdır. Bu konuda bize bir görev verilirse bunu da yapmaya hazırız.”