Dışişleri Bakanı Çavuşoğlu Kıbrıs müzakereleriyle ilgili, "Gayet yapıcı bir tutum sergiledik. Rumların saçma talepleri oldu" dedi. Rum lideri Anasdasiadis'in "Çözümsüzlüğün sebebi Türkiye" açıklamasına da tepki gösteren Çavuşoğlu, "Son derece sığ bir açıklama" diye konuştu.
Kıbrıs Rum lideri Nikos Anasatasiadis'in, İsviçre'deki müzakerelerin sonuçsuz kalmasından Türkiye'nin sorumlu olduğu yönündeki açıklamalarını değerlendiren Mevlüt Çavuşoğlu, "Kıbrıs Konferansı'na biz gayet yapıcı bir yaklaşımla gittik" dedi.
Türkiye'nin 15 yıldır adil, kalıcı, iki kesimliliğe dayanan, siyasi eşitliğe dayanan bir çözümden yana olduğunu ve atılan adımlarda herkesten her zaman bir adım önde olduğunu kaydeden Çavuşoğlu, "Crans Montana'da, İsviçre'de ise herkesten üç adım önde olduk ve düşüncelerimizi net paylaştık. Daha ilk günden somut önerilerimizi paylaştık 'ne yapabiliriz' diye. Felsefi konuşmalar yapmadık madde madde ne yapabiliriz, ne olması gerekiyor diye" diye konuştu.
Türkiye'nin bu konferansın son konferans olduğunu ve oyalanmadan sorunların masaya getirilmesi gerektiğini vurguladığını anımsatan Çavuşoğlu, Türkiye'nin konuların bir paket halinde değerlendirilmesi önerisinin de BM tarafından kabul edildiğine dikkati çekti.
Tüm tarafların Türkiye'nin yapıcı bir tutum sergilediğini kabul ettiğini vurgulayan Çavuşoğlu, "Rum tarafının tüm arzusu tek bir kriter vardı, adada sıfır asker olacak. Yani Türk askeri tamamen çekilecek. Türkiye'nin garantisi sona erecek tek taraflı müdahale hakkı hiç olmayacak. Türkiye ile Kıbrıs arasındaki bağlar tamamen kopacak. Bunların arzusu tamamen bu. Böyle saçma bir teklifi, öneriyi kabul etmemiz tabii ki mümkün değil" diye konuştu.
Çavuşoğlu, Rum lideri Anastasiadis'in açıklamalarını, "Bunları kabul etmeyince de tabii 'Çözümsüzlüğün sebebi Türkiye' diyorlar. Gerçekten son derece yanlış, sığ ve iç politikaya yönelik bir açıklama" sözleriyle değerlendirdi.
Bakan Çavuşoğlu, Türkiye'nin müzakereleri İsviçre'de BM Genel Sekreteri Antonio Guterres'in çizdiği çerçevede sürdürdüğünü belirterek, "Müzakereleri sürdürmek demek, Rumların her talebini kabul etmek anlamına gelmez. Saçma sapan talepler geldiği zaman tabii ki reddederiz, yine reddederiz. Burada çözümsüzlüğün sebebinin kim olduğunu herkes çok iyi biliyor. BM de çok iyi biliyor, İngiltere de çok iyi biliyor, AB de çok iyi biliyor. AB bizim oradaki olgun tutumumuzu gördü" ifadelerini kullandı.
Rum tarafının bu argümanı uluslararası arenada kullanabileceğine yönelik bir soru üzerine Çavuşoğlu, şunları kaydetti:
- "Kullansınlar. G20'de de herkes konuşuyordu AB dahil. Sorunun ne olduğunu herkes biliyor. Buna rağmen, 2004'teki gibi çifte standart içerisinde olurlarsa dürüst olmazlarsa onların bileceği iş bizim burada bir kompleksimiz, kimseden bir korkumuz yok. Biz doğru olanı söylüyoruz, doğru olanı yapıyoruz. Kimseye yaranmak için de adım atmayız biz. Samimi şekilde, biz bir şekilde 'Kıbrıs sorunu çözebilir miyiz?' diye yapıcı olduk. Başkalarına yaranmak için ya da AB'ye bizi alırlar diye hareket etmedik. AB'ye almak istemeyenler zaten Kıbrıs olmasa başka bir bahane bulacaklar. AB üyeliğini biz pazarlık konusu bile yapmadık Kıbrıs müzakerelerinde, yapmıyoruz da. İkisi farklı bir şey. AB'ye, başkalarına yaranmak için hareket etmiyoruz."
- Görüşmelerden sonuç çıkmadı
- İsviçre'de 28 Haziran'dan bu yana devam eden görüşmelerde herhangi bir sonuç alınamadı. Çavuşoğlu, görüşmelerden sonuç çıkmamasının ardından Türkiye'nin üzerine düşeni yaptığını belirtmişti.
- Erdoğan: Büyük bir fırsat kaçtı
- Cumhurbaşkanı Erdoğan da, "Büyük bir fırsat kaçtığını" vurgulayarak, "Doğu Akdeniz'de geçtiğimiz hafta maalesef büyük bir fırsat kaçırıldı. Bizim ve Kıbrıs Türk tarafının tüm yapıcı yaklaşımına rağmen Rum tarafının olumsuz tavrı nedeniyle adadaki anlaşmazlıkların bir kez daha çözümsüz kalmasından üzüntü duyuyoruz. Tarafların tutumları böylesine açıkça ortadayken, kimi enerji şirketlerinin Rum kesimini atmakta olduğu sorumsuzca adımları bir parçası olması kesinlikle anlayışla karşılanamaz" diye konuşmuştu.