İçişleri Bakanı Soylu, PKK operasyonlarında etkin rol alan SİHA'yı eleştiren CHP'li Sezgin Tanrıkulu'ya tepki gösterdi. "Terörle mücadeleden incindikleri açıkça ortadadır" diyen Soylu, "Ana muhalefet partisinin bu milletvekilini acilen çağırıp ağzının payını vermesi lazım" diye konuştu.
İçişleri Bakanı Soylu, Zabıta Haftası nedeniyle zabıtalarla Bakanlık Konferans Salonu’nda bir araya geldi.
Gündeme ilişkin açıklama yapan Soylu, terör operasyonlarında etkin rol üstlenen silahlı insansız hava araçlarını (SİHA) eleştiren CHP’li Sezgin Tanrıkulu’nun sözlerine ilişkin, “Silahlı insansız hava araçlarını bir şekilde suçlamaya çalışırken terörle yaptığımız mücadeleden incindikleri açıkça ortadadır. Ana muhalefet partisinin bu milletvekilini acilen çağırıp ağzının payını vermesi lazım” diye konuştu.
Terörle mücadeleye ilişkin mesajlar veren Bakan Soylu, CHP Milletvekili Tanrıkulu'nun sözlerine tepki göstererek şunları söyledi:
- “Şimdi haftada 620 saat. Bu ayda 2 bin 500 saat yapıyor. Yani nasıl siz sahada zabıta olarak denetlemelerinizi, keşiflerinizi ve çalışmalarınızı sürdürüyorsanız aynı şekilde bu ülkenin güneydoğusunda ve doğusunda bizim İHA’larımız teröristlerin faaliyet alanlarını daraltmak ve ülkemize, savunmamıza üstünlük sağlayabilmek için 24 saat görev yapıyor. Birileri bundan rahatsız olmuş ve savaşta bile bu kurallar uygulanmaz diyor. Savaş ne demek? Biz PKK ile savaşıyoruz öyle mi?Öyle zehirli bir kelimedir ki bu.Bu kelimenin anlamı şudur; PKK bir terör örgütü değil, Allah korusun onların dilinde Türkiye ile eşit şartlarda savaşabilecek bir yapının sahibi.Aslında SİHA’ları bir şekilde suçlamaya çalışırken terörle yaptığımız mücadeleden incindikleri açıkça ortadadır.Ana muhalefet partisinin bu milletvekilini acilen çağırıpağzının payını vermesi lazım.Sivil insanlarımızı öldürecekler, silahsız masum insanları öldürecekler bir tek sesiniz çıkmayacak. Sonra adalet diye yürüyeceksiniz."
Terör operasyonları kapsamında son iki günde 23 teröristin etkisiz hale getirildiğini açıklayan Soylu, Tanrıkulu'ya yönelik eleştirilerini şöyle sürdürdü:
- "Kandil’den ellerine verilen bir kağıdı tercüme etmekten yoksun olanlar bugün ülkemizin milli birliğinin ve beraberliğinin en önemli güçlerinden birisi olan yerli ve milli savunma sanayimizi hedef almaları boşuna değildir. Başkalarının tercümanlığını yapıyorlar.”