Bursa Uludağ Üniversitesi Hukuk Fakültesi Medeni Hukuk Anabilim Dalı Başkanı Dr. Çiğdem Mine Yılmaz, yeni alınan konutların beş yıl garantili olduğunu belirterek, "Ayıp hileyle gizlenmişse veya ağır kusuru varsa bu beş yıllık sürenin dışında daha uzun süreli zaman aşımı süreleri de var" dedi.
Kahramanmaraş ve Hatay'da yaşanan depremlerin yaraları sarılmaya çalışılırken, BUÜ Hukuk Fakültesi Medeni Hukuk Anabilim Dalı Başkanı Dr. Çiğdem Mine Yılmaz, 'Tüketicinin Korunmasına Yönelik Kanun'a göre, hasarlı veya ağır hasarlı çıkarak hukuken ayıplı sayılan binalarda, konut sahibinin 5 yıl içinde sorumlu olan müteahhitle konut satıcısının, 'avantajlı vade ve faiz' gibi cazip tekliflerle kendilerini yönlendirdiği anlaşmalı finans şirketlerinden hak talep edebileceğini söyledi.
Yılmaz, konuyla ilgili açıklamasında, "Tüketicinin korunmasına yönelik kanuna göre, bir konutu kredi yoluyla alan, konut finansman kuruluşu dediğimiz kredi kullanılacak kuruluştan, finansal kiralama şirketlerinden konut satın almış kişiler, konutun ayıplı çıkması halinde; yani binanın, kolonunda hata, yapımda eksiklik, ağır kusur olması durumunda, biz bunlara ayıplı diyoruz. İşte bu durumlarda Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun'un 12'nci maddesine göre, tüketici 5 yıl içinde satın aldığı kişiye ve konut finansman kuruluşlarına karşı ayıbın giderilmesinden doğan haklarının kullanılmasını isteyebiliyor" diye konuştu.
Binadaki kusurların gizlenmesi veya gözle görülmeyecek bölgelerde olması halinde, konut sahibinin müteahhitle finansal kuruluşundan maddi zararının tanzimi için 20 yıl içinde hak talep edebileceğine dikkat çeken Yılmaz, "Ayıp hileyle gizlenmişse veya ağır kusuru varsa bu 5 yılın dışında, daha uzun süreli zaman aşımı süreleri de var. Taşınmaz satışı dışında, halk arasında 'kat karşılığı sözleşme' dediğimiz eser sözleşmesiyle binayı yaptırdığımızda, gözle görülür bir ayıp ortaya çıktığında, burada 5 yıllık süre var. Ancak bu 5 yılın dışında maddi zararımızın tazmini için de 20 yıllık süremiz var. Tüketicinin Korunmasına Yönelik Kanun'da ve Borçlar Kanunu'nda, konut sahibi ve alıcıyı koruyan maddelerin yanında, bir yandan da Medeni Kanun 865'inci maddemizde hasarlı binalara ilişkin alacaklı kuruluşun alabileceği tedbirlerden bahsediliyor. Binanın depremde yıkılma riski taşıdığı durumlarda alacaklı kuruluş da güçlendirme talebinde bulunabilir. Bunu mahkeme aracılığıyla veya kendi yöntemleriyle yaparak uzun vadede iki taraf için de uygun bir çözüm olacaktır" dedi.
Bursa Tüketiciler Derneği Başkanı Avukat Sıtkı Yılmaz ise ayıplı binanın yıkılması durumunda tüketicinin bütün zararının karşılanmasını talep edebileceğini belirterek, "Ayıplı bir bina söz konusuysa tüketici bulunduğu yerde mahkemeye başvurarak hem bina bedelinin iadesi hem de o konutundaki malzemelerinin zararının tazmini kapsamında talepte bulunabilir" diye konuştu.