TSÜAB Başkanı Yılmaz, "Geçen yıl, 2023 hedefimiz olan 1 milyon ton tohum üretimini tutturarak 1 milyon 59 bin 316 ton sertifikalı üretimi yakaladık. 2023 için sertifikalı tohum üretim hedefimizi büyüterek 1,5 milyon ton olarak revize ettik" dedi.
Tohum Sanayicileri ve Üreticileri Alt Birliği (TSÜAB) Başkanı Ahmet Yılmaz, "Geçen yıl, 2023 hedefimiz olan 1 milyon ton tohum üretimini tutturarak 1 milyon 59 bin 316 ton sertifikalı üretimi yakaladık. 2023 için sertifikalı tohum üretim hedefimizi büyüterek 1,5 milyon ton olarak revize ettik" dedi.
Yılmaz, yaptığı değerlendirmede, tohumculuk sanayisinin hem yarattığı yüksek katma değer hem de stratejik önemi sebebiyle ülke ekonomisi için öncü sektörler arasında yer aldığını söyledi.
- Türkiye'de tarımsal ürün ihracatının önemli boyutlara ulaştığını ve buna bağlı olarak tohumculuk sektörünün de gelişiminin hızla arttığının altını çizen Yılmaz, "2008'de 71 milyon dolarlık tohum ihracatı yapılırken, geçen yıl yaklaşık 152 milyon dolarlık tohum ihracatı gerçekleştiren bir sektör oluştu. Bu ihracat Rusya, Ukrayna ve Irak başta olmak üzere 85 ülkeye yapıldı. 'Türk tohumları dünyada filizleniyor' demekte bir sakınca görmüyoruz" ifadelerini kullandı.
Yılmaz, Türkiye'de bulunan 900 tohum sanayicisinin 841'inin yerli olduğuna dikkati çekerek, yerli firmaların ürünlerini geliştirerek ihracatta rekabet gücü kazanmak için çalışma yürüttüklerini kaydetti.
"Üretim hedefi revize edildi"
Geçen yıl 178 milyon 800 bin dolarlık tohum ithalatı yapıldığını belirten Yılmaz, "En çok Fransa'dan tohum ithal ediyoruz. Bu ithalatta Fransa'nın payı yüzde 15,4, İtalya'nın yüzde 11 ve Hollanda'nın yüzde 8,8'dir. Tohum ithalatında en çok adı geçen İsrail'in geçen yıl yapılan ithalattaki payı ise yüzde 6,9'dur." bilgisini paylaştı.
Yılmaz, üretim hedeflerine de değinerek, "Geçen yıl, 2023 hedefimiz olan 1 milyon ton tohum üretimini tutturarak 1 milyon 59 bin 316 ton sertifikalı üretimi yakaladık. 2023 için sertifikalı tohum üretim hedefimizi büyüterek 1,5 milyon ton olarak revize ettik." diye konuştu.
Tohumculuk firmalarından 212'sinin araştırıcı kuruluş statüsüne sahip olduğunun altını çizen Yılmaz, son yıllarda yürütülen çalışmalarla hibrit sebze tohumculuğunda yeterlilik oranını yüzde 60'lara, hububatta da yüzde 90'lara yükseldiğini kaydetti.
Tohumculukta karıştırılan kavramlar
Yılmaz, tohumculuk sektöründe yerel tohum, yerli tohum, hibrit, sertifikalı tohum ve genetiği değiştirilmiş organizmalar (GDO) kavramlarının karıştırıldığına işaret ederek, şunları kaydetti:
"Yerel tohumlar, bulunduğu yerin koşullarına adapte olmuş, resmi ıslah programına alınmamış, yetiştiren kişilerin kullanım, bilgi, alışkanlık ve gelenekleriyle yakından ilişkili olarak özellikleri değişebilen genetik kaynaklardır. GDO ise gen teknolojisi kullanılarak doğal süreçler ile elde edilmesi mümkün olmayan yeni özellikler kazandırılmış organizmalardır. Türkiye'de GDO'lu tohum kullanımı ve ticareti yasaktır. Sertifikalı tohumluk da bilimsel tanımının dışında, en kısa ve anlaşılır tarifiyle, çiftçimizin kaliteli ve verimli bir ürün alması ve piyasada değerine satabilmesi için kullanması gereken tohumluktur. Hibrit tohuma gelince, aslında yüzyıllardır çiftçimizin yaptığını, uzmanların daha profesyonelce yapmasıyla ortaya çıkmaktadır."