Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi (BMGK), Kıbrıs'taki BM Barış Gücü'nün (BMBG) görev süresini bir yıl daha uzatma kararı alarak skandala attı. Skandal karara Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti'nden (KKTC) tepki gecikmedi. KKTC Dışişleri Bakanlığı tarafından yapılan açıklamada, "Güvenlik Konseyi, tarafımızın onayını almadan Barış Gücü'nün görev süresini uzatarak hatasını bir kez daha tekrarlamıştır." ifadelerine yer verilirken, söz konusu karar ile Kıbrıs Türk tarafının iradesinin ve varlığının yok sayıldığına vurgu yapıldı.
Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi (BMGK), Kıbrıs'taki BM Barış Gücü'nün (BMBG) görev süresini bir yıl daha uzatma kararı aldı.
Karar, BMGK'de düzenlenen oylamada oy birliğiyle kabul edildi.
Böylelikle, 1964'ten beri Ada'da bulunan BMBG'nin görev süresi 1 yıl daha uzatılmış oldu.
Kararda, BM Genel Sekreteri Antonio Guterres'in, eski Kolombiya Dışişleri Bakanı Cuellar'ı Kıbrıs Şahsi Temsilcisi olarak atamasının memnuniyetle karşılandığı bildirilirken, taraflara bunu fırsat olarak değerlendirme ve işbirliği içinde hareket etme çağrısı yapıldı.
Taraflara ara bölgede gerginliği azaltma çağrısı yapılan kararda, ara bölgenin bütünlüğünün muhafaza edilmesinin önemine dikkati çekildi.
KKTC'den BMGK'nın skandal kararına tepki
BMGK'nın söz konusu skandal kararına ise Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti'nden (KKTC) tepki gecikmedi.
KKTC Dışişleri Bakanlığı, Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi'nin (BMGK), Kıbrıs'taki BM Barış Gücü'nün (BMBG) görev süresini bir yıl daha uzatma kararına, "Güvenlik Konseyi, tarafımızın onayını almadan Barış Gücü'nün görev süresini uzatarak hatasını bir kez daha tekrarlamıştır." ifadeleri ile tepki gösterdi.
Dışişleri Bakanlığından yapılan yazılı açıklamada, BMBG'nin görev süresinin 31 Ocak 2025 tarihine kadar uzatılmasına ilişkin 2623 (2024) sayılı BMGK kararının kabul edildiği belirtilerek, BMBG'nin Kıbrıs'taki varlığının 60. yıla ulaştığı hatırlatıldı.
Açıklamada, BMBG'nin Ada'daki iki tarafa eşit davranmak ve anlaşmazlıklara adil çözüm bulmak gibi temel görevlerini yerine getiremediği savunularak, BMBG'nin tüm taraflarca sürdürülemez olarak kabul edilen statükonun koruyucusu konumuna geldiği kaydedildi.
"Kıbrıs Türk tarafının iradesi ve varlığı yok sayıldı"
"Güvenlik Konseyi, tarafımızın onayını almadan Barış Gücü'nün görev süresini uzatarak hatasını bir kez daha tekrarlamıştır. Kıbrıs Türk tarafının iradesini ve varlığını yok sayan bu yaklaşımı reddediyoruz. Kıbrıs'ın kuzeyinde egemenlik, Kıbrıs Türk halkına ve onun devleti Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti'ne aittir. Barış Gücü'nün ülkemizdeki faaliyetlerini meşru bir zeminde yürütmesi şarttır."
BMGK üyelerinin geçerliliğini yitirmiş kararlarını gözden geçirmesi ve Ada'da kendi sınırları içinde iki ayrı halk ve iki ayrı devletin varlığına dayalı yeni bir yaklaşım benimsemeleri gerektiği vurgulanan açıklamada, Kıbrıs için tek gerçekçi çözümün mevcut iki devletin egemen eşitliği ve eşit uluslararası statüsü temelinde iyi komşuluk ilişkisi geliştirmelerinden geçtiği dile getirildi.
"Yaşananların tek sorumlusu Barış Gücü'dür"
BMGK'nin, BMBG'nin görev süresini uzatma kararında ara bölge ihlallerine ve münhasıran Pile'deki duruma da değinildiği aktarılan açıklamada, "Yaşananların tek sorumlusu tamamen insani amaçlı Yiğitler-Pile yolunun yapımını engellemeye çalışan Barış Gücü'dür. Kıbrıs Türk tarafı konuya ilişkin olarak Barış Gücü ile sağlanan mutabakatın uygulanmasını ve yol inşaatının en kısa sürede tamamlanmasını talep etmektedir. Diğer yandan, Ada'nın sözde tek sahibi olduğu iddiasındaki Rum yönetimi, bu hakimiyetçi tutumunu ara bölgeye de genişletmeye çalışmaktadır. Ara bölgede yaşanan gerginlik ve ihlallerin giderek artması bu çarpık anlayışın bir sonucudur." değerlendirmesine yer verildi.
Kıbrıs'taki BM Barış Gücü
Kıbrıs'taki BM Barış Gücü, 1964 yılında Güvenlik Konseyinin kararıyla 796 askeri ve 65 polis personelinden oluşan bir güçle kurulmuştu.
Kıbrıs adası 1974'ten bu yana kuzeyde Türk ve güneyde Rumlar olmak üzere iki parçaya bölünmüş, 2004'te Kıbrıslı Rumlar, BM tarafından sunulan adanın iki parçasını birleştirmeye yönelik bir planı reddetmişti.