Türkiye'nin yarım asırlık hayali gerçek oluyor. Türk otomobil sanayisi Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın 2 Kasım'da açıkladığı 'Babayiğit'lerle yeni bir döneme girdi. Türkiye'nin ilk yerli otomobilinin yapımını üstlenecek ortak girişim grubunun açıklamasıyla gözler yerli otomobilin özellikleri ve üreticilerine çevrildi.
Türkiye’de otomotiv sanayisinin kısa tarihi
Türkiye’de otomotiv üretimine dair girişimler, 1929’lara kadar uzanmaktadır. İlk montaj fabrikası 1929 yılında Türkiye'nin ilk serbest bölgesinde kurulmuş ancak Ford’un Tophane Otomobil Montaj Fabrikası 1930’da Büyük Buhran denilen, ABD merkezli ekonomik krizde gelişim gösteremeden sona ermiştir.
1954 yılında arazi şartlarında da kullanılmaya uygun olan Jeep modellerinin Türkiye’de üretilmesi için Tuzla Jeep Fabrikası kurulmuş, 1955’te ise ticari kamyonet üretimine geçilmiştir. 1958'den itibaren üç sene Fuldamobil lisansı ile İstanbul Şişli'de ufak ilk Türk otomobili Nobel 200 üretildi.
1959 yılında Ford Motor Company ve Koç grubu girişimiyle Otosan kurulmuş ve otomobil üretimine dönük yatırımlar bakımından ilk adım atılmıştır. 1960 yılında kadrosu bütünüyle Türk olan Otosan fabrikasında günde 4 adet Ford Consul otomobil ile 8 adet Ford Thames kamyon üretimine, 1967 yılında da hafif ticari araç Ford Transit üretimine başlanmıştır.
İlk yerli otomobil: Devrim
135 gün gibi çok kısa bir zamanda son derece kısıtlı imkanlarla tamamen Türk yapımı bir otomobil geliştirilmiş, bundan 4 tane üretilmiş, otomobiller için 3 farklı tipte 10 adet motor üretilmiştir.
Gerçekleşemeyen ikinci yerli otomobil: Zafer
1960'ların ortalarına doğru TOE Volvo ile ortak araç üretiminde bulunma çalışmaları yapmış ve Volvo firmasıyla anlaşma sağlanamayınca 1968 yılında Triumph firmasının ortaklığı ile 'Zafer' marka yerli otomobil üretme çalışmalarına başlanmıştır.
İlk başarılı otomobil: Anadol
1966 yılına gelindiğinde Otosan, İngiliz Reliant firmasına prototipini hazırlattığı ve prensipte fiberglas gövdeli, iki kapılı, bütün mekanik parçaları Ford’dan alınan, adı bir yarışma sonucu belirlenen otomobilini Anadol’u üretmeye başlamıştır.
1968 – 1980 dönemi
Anadol’un üretime başlamasından sonra 1968 yılında Tofaş kurulmuş, 1971 yılında Murat 124 modelini İtalyan Fiat lisansı ile üretmeye başlamıştır. Yine 1969 yılında kurulan Oyak Fransız Renault lisansı ile ilk modelini 1971 yılında Renault 12 olarak hayata geçirmiştir.
1980 yılında Devrim'den sonra motoru da dahil olmak üzere bütünüyle Türkiye'de Otosan tarafından tasarlanan "Çağdaş" modeli, endüstri tasarım ödülü almıştır. Çağdaş modeli yeni bir Anadol modeli olarak tasarlanmıştı ve motor olarak Wankel Tipi Motor kullanılmıştı.
1985 yılına gelindiğinde Otosan Ford Taunus modelini, Oyak Renault ise ikinci bir model olarak Renault 9 modelini üretmeye başlamıştır. İki yıl sonra 1987’de ise Türkiye’nin ilk hatchback modeli olan Renault 11 bantlardan çıkmış ilk dizel motor da Anadol pikap’a takılmıştır.
1989 yılında motor ve karoserde yapılan değişikliklerle Renault 12 serisi, Toros modeline dönüştürülmüş ve 2000 yılına kadar üretimi devam etmiştir.
90’lı yıllarda Renault’nun üst sınıf modeli Renault 21’in üretimine başlanmıştır. İlk yerli üretim Opel’ler ve Toyota Corolla yollara çıkmıştır.
1997 yılında yine ilk yerli üretim olarak Honda Civic ve Hyundai Accent üretimine başlanmıştır.
2000 - 2010 dönemi
2011 yılında dönemin Başbakanı Recep Tayyip Erdoğan’ın yerli otomobil üretecek bir babayiğit aranıyor sözleri ile otomobil serüveni tekrar başladı.
2015 yılında TÜBİTAK öncülüğünde SAAB’dan 9-3 modelinin fikri mülkiyet hakları satın alınarak yerli otomobile yönelik geliştirme çalışmaları başladı.
2017 yılında otomobil üretimi için yerli sanayicilerden oluşan ortak bir konsorsiyum kuruldu. Bu konsorsiyum ile Türkiye’nin otomobil projesi ortak girişim grubu işbirliği protokolü imzalandı.
Sayfa yeniden açıldı
2011 yılında dönemin Başbakanı Recep Tayyip Erdoğan’ın yerli otomobil üretecek bir babayiğit aranıyor sözleri ile otomobil serüveni tekrar başladı.
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, TÜSİAD Genel Kurulu’nda yerli otomobil markası yaratılması tartışmasını da gündeme getirdi. İş dünyasına seslenen Başbakan, “Bu işi bir araya gelerek mi yaparsınız, yoksa kendim de yaparım mı dersiniz, nasıl arzu ederseniz” diye konuştu.
"Babalar burada, bu işi halledin"
Başbakan Erdoğan, otomobil satışlarında tüm zamanların rekorunun elde edildiğini anımsatarak, 2002 yılında 91 bin adet otomobil satılırken, 2004 yılında satışın rekor seviyeye ulaştığını ve 451 bin olduğunu belirtti.
Erdoğan, 2010 yılında ise bütün olumsuzluklara rağmen Türkiye`de yarım milyonun üzerinde, 510 bin adet otomobil satışı gerçekleştiğini belirterek şöyle konuştu:
"Ekonomideki canlanmaya ilişkin önemli bir gösterge de krediler... Bazıları diyor `Ne oluyor?` İçeriye bak, ihracata bak... Hepsinde otomobil satışında ciddi bir artış var. Geçen akşam Sayın Koç`a dedim, `Artık soyadınız gibi bir marka ile şurada biz yerli otomobilimizi üretelim ve dünyaya diyelim ki, bak bu da artık bizim otomobilimiz.` Bunu sunalım, başaralım.
Hepsi burada montajı yapılan otomobiller olmasın. Şu anda otomotiv sektörü içinde olan babalar burada... Bu işi halledin. Bir araya gelerek mi yaparsınız, yok ben bunu kendim de yaparım mı dersiniz. Nasıl arzu ederseniz. Artık yapalım. Türkiye’ye ve Türk’e bu yakışır. Bunu yapmamız lazım."
Erdoğan’dan ilk işaret
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, TOBB Üniversitesi'nde düzenlenen TOBB'un 73'üncü Olağan Genel Kurulu'nda yerli otomobile ilişkin ilk işareti verdi. Yerli otomobille ilgili olarak iş adamlarına çağrıda bulunan Erdoğan'a yanıt TOBB Başkanı Rifat Hisarcıklıoğlu'ndan geldi.
Yerli otomobil sözü
"Bir teklifim var. Bu milletin evladı olarak buna hasretim. Gelin, şu yerli yüzde 100 üretimi olan otomobilimizi TOBB camiası içerisinden çıkartalım. TOBB yüzde 100 yerli otomobili 'Made in Turkey' olarak çıkarsın. Biz bu konuda yanınızdayız.
Artık bu millet üretebilecek beyine de ürüne de sahip"
Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın bu sözlerinin ardından, söz alarak konuşan TOBB Başkanı Rifat Hisarcıklıoğlu, kendilerinin bu yönde çalışma yapacaklarının sözünü verdi.
Erdoğan ardından, "Artık sözü burada aldık, TOBB çatısı altında bu işi başaracağız, biz de üzerimize düşeni yapacağız" ifadelerini kullandı.
Yerli otomobilin özellikleri
Yerli otomobil ’in teknik özelliklerine ilişkin ilk açıklama 2016 yılında dönemin Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanı Fikri Işık tarafından açıklandı.
"2 liraya 100 kilometre gidecek"
Bataryaya sahip olacak araç 5-6 saatte güvenli bir şekilde doldurulabilecek. TÜBİTAK'ın elinde var olan teknolojiyle, 100 kilometrede 2 liralık bir şarj maliyeti olacak. Tasarrufu önceleyen batarya sistemi ile şehir dışı seyahatlerde menzil uzatıcı bir motor mekanizmasına sahip olacak. Estetik, fonksiyonel bir tasarıma sahip olacak araçta, vites kutusu kalkacak. Geniş ekran olacak.
"Yeni teknolojiler uygulayacağız”
Otomatik pilot özelliği de olacak. Bu konuda mevcut teknolojiler kullanılacak ve geliştirilecek. Yapılması planlanan araçlardaki motor teknolojisi tam elektrikli ve menzil uzatıcı, kasa yapısı ise Sedan ve Hatchback’ten oluşacak.
Hızı 280 km’ye kadar çıkacak
Yedek parça sıkıntısı kalkıyor
Babayiğitler
2 Kasım 2017’de Cumhurbaşkanlığı külliyesinde yerli ve milli otomobili yapacak şirketler grubunu açıklayan Erdoğan, babayiğitleri açıkladı.
Cumhurbaşkanı'nın açıkladığı firmalar şöyle:
Yerli otomobilin ilk talibi belli oldu
Cumhurbaşkanı Erdoğan, yerli otomobili yapacak ortak girişimin açıklanacağı tarihi günde dikkati çeken bir talepte bulundu. Erdoğan, "Piyasaya sokacağınız ilk otomobilin bedelini ödemek şartıyla taliplisi benim" dedi.