Pekiyi, bu safahatta Türkiye’nin durumu nedir? Buna da kısaca bakalım. Türk hariciye ve istihbaratı muhtemelen bu kritik gelişmeleri evvelden öğrendi. Hakan Fidan ve Yaşar Güler’in son zamanlardaki konuşmaları son derecede dikkat çekicidir. Esad ile barışma teklifinin ne Esad ne de Putin’de bir karşılığı olduğu kanaatinde değilim. Esad Türkiye ile barışma işini asla istemedi. Rusya’nın da burada çok ısrarlı olduğunu düşünmüyorum. Zaten tarafların anlaşabilmesinin neredeyse imkansız olduğu sorun başlıklarının mevcut olduğunu biliyoruz. Her neyse, neticede HTŞ devreye girdi. Türkiye dikkatli bir şekilde, bunun kendisiyle alakalı olmadığını bildirdi. Doğru da yaptı. Bununla beraber, bu rüzgardan faydalanarak Tel Rıfat’taki PKK varlığını sona erdirecek, muhtemelen buna Münbiç’i de dahil edecek bir SMO harekatını devreye soktu. Buna da diyecek bir şey yok. Fırat’ın batısındaki PKK varlığını tasfiye etmek, Türkiye açısından son derecede kazanımlı olacaktır. Ama dikkat edilmesi gereken bazı hususlar olduğunu düşünüyorum. İlk olarak tıpkı
PYD gibi HTŞ’nin bir CENTCOM-MI6-MOSSAD yapımı olduğunu
asla unutmamak gerekir. Cevlani’ye takım elbise giydirip Batılı tv’lerde mülakat yaptırmayı, HTŞ’nin, kirli ISIS ve Al Nusra geçmişinden arınmış olan Esad karşıtı ılımlı mücahitlerin teşkilatı olduğu yolundaki örtük mesajları, mesela HTŞ’li militanların ele geçirdikleri hastanelerde doktorların, beklendiği üzere kafalarını kesmeyip rahatlattıklarını ve onlara huzurlu bir çalışma ortamı garanti etmelerini neye yoracağız? Kültürel çamaşır makineleri tam kapasite çalışıyor. Biz PKK militanlarının sigaralarını yere atmayan, yere dökülen küllerini bile toplayan, kadınlara çok eşitlikçi ve saygılı bakan çağdaş zihniyetli pırıl pırıl gençler olduğu masallarıyla yeteri kadar şerbetlendik. İsrail’in
Gazze’de yaptığı soykırıma ses çıkarmayan HTŞ, PYD ile uzlaşıp karşımıza çıkarsa ne yapacağız?
İsrail’in bunu çok arzuladığını ve iki güdümlü örgütü buluşturup anlaştırmak için büyük bir mesai sarf ettiğini biliyoruz. Unutmayalım ki, sadece İran değil, Türkiye de Ortadoğu’dan tecrit edilmek isteniyor. Aman dikkat…