ABD-İsraili’ni korkutan Tevradî kehanet: ‘Kuzeyden İnecek Yıkım’

04:0014/12/2024, Cumartesi
G: 14/12/2024, Cumartesi
Ömer Lekesiz

ABD-İsraili ’nde resmî ağızların Gazze’ de sergiledikleri vahşet ve soykırım ı, Tevrat kaynaklı seküler kıyametin çabuklaştırılması esasında Arz-ı mev’ud, Yeşaya’nın öngörüleri; Amalek'in topluca katledilmesi, Kızıl Düve vb. Tevrat kaynaklı kehanet lerle meşrulaştırmaya çalıştıkları malumdur. Ne var ki, “Her şey zıddı ile kaimdir” hükmü muharref Tevrat’ta da geçerlidir; mezkur vahşet ve soykırımın gerekçesi olarak zikredilen kehanetlerin zıddı da yine onda yer almaktadır ki, Kuzeyden İnecek Yıkım

ABD-İsraili
’nde resmî ağızların
Gazze’
de sergiledikleri
vahşet ve soykırım
ı, Tevrat kaynaklı seküler kıyametin çabuklaştırılması esasında Arz-ı mev’ud, Yeşaya’nın öngörüleri; Amalek'in topluca katledilmesi, Kızıl Düve vb. Tevrat kaynaklı
kehanet
lerle meşrulaştırmaya çalıştıkları malumdur.
Ne var ki, “Her şey zıddı ile kaimdir” hükmü muharref Tevrat’ta da geçerlidir; mezkur vahşet ve soykırımın gerekçesi olarak zikredilen kehanetlerin zıddı da yine onda yer almaktadır ki,
Kuzeyden İnecek Yıkım
ya da
Gog ve Magog Kehaneti
bunun tipik örneklerinden biridir.
Yahudilik
pragmatizm
le eşitlendiği, diğer bir ifadeyle Yahudiler Tevrat’ı işlerine geldiği gibi yorumlama konusundan azgın bir pragmatist olarak bilindikleri için, Kuzeyden İnecek Yıkım Kehaneti, şimdi ABD-İsraili’ndeki resmî ağızlar tarafından öncekiler gibi medyaya taşınmamış olsa da evvelden beri sıradan bir Evanjelikten azılı bir Siyoniste kadar ilgili herkesin içine işlemiş derin bir korku olarak yaşayagelmiştir.
Bugünlerde Türkiye’nin desteğiyle
Suriy
e’de gerçekleşen devrim sebebiyle muvahhit olmayan Yahudi çoğunluğun, Siyonistlerin ve Evanjeliklerin som bir korku olarak güncelledikleri bu kehaneti, şu iki aşamada ele alalım:
a)
Bu kehanetin Tevrat ve İncil’deki yeri nedir?
b)
Neden Suriye devrimiyle ilişkilendirilmektedir?
Ancak ilgili alıntılara başvurmadan önce
Kutsal Kitap Sözlüğü
’nün “Gog ve Magog: ‘Yecüc ve Mecüc’ diye de bilinir.” şeklindeki yanlışını hemen tashih edelim.
Şöyle ki, Kur’anî bir kelime olan
Ye’cûc ve Me’cûc
, Hz. Zülkarneyn’nin (a.s.) onların önlerine demirden ve bakırdan, Rabbimizden başka hiçbir gücün aşamayacağı ve delemeyeceği sağlamlıkta ve aşılmasının, delinmesinin de yine Rabbimizin takdirine bağlı olarak inşa ettiği bir seddin muhatabıdır (Kehf 18/94; Enbiya 21/96).
Bu yanıyla Kur’an’daki Ye’cûc ve Me’cûc, belki demir, tunç vb. kelimelerdeki ortaklığı yönünden, muharref Tevrat’taki Gog ve Magog bilgisinin
tashihi
olabilir. Zira Tevrat’taki Gog ve Magog salt geleceğe dair ve muhtemel sonuçları iyi tasvir edilmiş bir kehanet vasfında iken, Kur’an’daki Ye’cûc ve Me’cûc Hz. Zülkarneyn vasıtasıyla kadim zamanda vuku bulmuş bir hakikattir. Ye’cûc ve Me’cûc’un tekrar harekete geçmesi ise Müslümanların açık bir fitneye karşı daima uyanık olmalarını teminen -kıyamete kadar- zamandaki tüm vakitlere yayılmıştır.

Gog ve Magog Kehaneti’ne gelecek olursak, Tevrat’taki Yeremya ile Hezekiel, İncil’deki Vahiy kitaplarında şöyle yer alır:

“Yahuda'da duyurun,

Yeruşalim'de ilan edin,

‘Ülkede boru çalın!’ deyin,

‘Toplanın’ diye haykırın,

‘Surlu kentlere kaçalım!’

Siyon'a giden yolu gösteren

Bir işaret koyun!

Güvenliğiniz için kaçın!

Durmayın!

Üzerinize kuzeyden felaket,

Büyük yıkım getirmek üzereyim.’

Aslan ininden çıktı,

Ulusları yok eden yola koyuldu.

Ülkenizi viran etmek için

Yerinden ayrıldı.

Kentleriniz yerle bir edilecek,

İçlerinde yaşayan kalmayacak.

Onun için çula sarının,

Dövünüp haykırın,

Çünkü Rabbin kızgın öfkesi üzerimizden kalkmadı.

‘O gün’ diyor Rab,

‘Kral da önderler de yılacak,

Kâhinler şaşkına dönecek,

Peygamberler donakalacak.”

O zaman, ‘Ah, Egemen Rab’ dedim, ‘Esenlikte olacaksınız’ diyerek bu halkı da Yeruşalim'i de tam anlamıyla aldattın. Çünkü kılıç boğazımıza dayandı.’

(…) İşte düşman bulut gibi ilerliyor;

Savaş arabaları kasırga sanki,

Atları kartallardan daha çevik.

Vay başımıza! Mahvolduk!

(…) Güvenliğiniz için kaçın, ey Benyamin halkı!

Yeruşalim'den kaçın!

Tekoa'da boru çalın!

Beythakkerem'e bir işaret koyun.

Çünkü kuzeyden bir felaket,

Büyük bir yıkım gelecek gibi görünüyor.

(…) Dinle, ey yeryüzü!

Bu halkın üzerine felaket,

Kendi kurduğu düzenin sonu
(cu)nu getirmek üzereyim.

Çünkü sözlerime kulak asmadılar,

Kutsal Yasam'ı reddettiler.

(….) Rab diyor ki,

‘İşte kuzeyden bir ordu geliyor.

Dünyanın uçlarından

Büyük bir ulus harekete geçiyor.

Yay, pala kuşanmışlar,

Gaddar ve acımasızlar.

Atlara binmiş gelirken,

Kükreyen denizi andırıyor sesleri.

Savaşa hazır savaşçılar

Karşına dizilecekler, ey Siyon kızı!

(…) Seni halkımı deneyesin diye atadım,

Öyle ki, onları tanıyıp yollarını sınayasın.

Hepsi de çok dikbaşlı,

Onu bunu çekiştirerek dolaşan insanlardır,

Tunç kadar, demir kadar katıdırlar.

(…) Dinle! Haber geliyor!

Kuzey ülkesinden büyük patırtı geliyor!

Yahuda kentlerini viraneye çevirecek,

Çakallara barınak edecek.

(…) Gözlerinizi kaldırıp bakın,

Kuzeyden gelenleri görün.

Nerede sana emanet edilen sürü?

Övündüğün kuzular nerede?

(…) ‘Neden bütün bunlar başıma geldi?’ dersen,

Günahlarının çokluğu yüzünden eteklerin açıldı,

Tecavüze uğradın. (Yeremya 4; 6; 10; 13)

Nasipse buradan devam edelim inşallah.

#Suriye
#ABD
#İsrail
#Ömer Lekesiz