İsrail, 13 Ağustos’ta Birleşik Arap Emirlikleri ile başlattığı “normalleşme” sürecini karlı bir ticarete dönüştürüyor. BAE’’nin 23 milyar dolarlık savunma bütçesine göz diken İsrailli şirketler özellikle İHA ve SİHA’lar ile siber casusluk ürünleri satmayı planlıyor.
SAVUNMA ŞİRKETLERİ MEMNUN
Haaretz gazetesinin haberine göre İsrail-BAE anlaşmasından memnuniyet duyanlar arasında ilk sırada İsrail savunma şirketleri geldi. Şirket temsilcileri, anlaşmanın, halihazırda kapalı kapılar ardından yürüyen ilişkide, daha yüksek bütçeli anlaşmalar yapmanın önünü açtığını belirtti.
SİHA TEKNOLOJİSİ SATACAK
- Anlaşmanın özellikle SİHA/İHA satışlarını gündeme getirmesi bekleniyor. Aeronautics Defense Systems (SİHA/İHA), AnyVision (yüz tanıma) ve NSO Group Technologies (siber casusluk) gibi sofistike teknoloji üreten İsrailli savunma sanayi firmalarının Abu Dabi’yle ilişkilerini derinleştireceği değerlendiriliyor.
F-35 VE REAPER’LARA ERİŞECEK
BAE yönetiminin, anlaşmayla F-35 savaş uçağı ve Reaper İHA gibi ABD menşeili sofistike hava teknolojisine erişim imkanı da açıldı. Trump yönetimi Temmuz ayında ABD ordusunun envanterinde bulunan MQ-9 Reaper ve RQ-4 Global Hawk gibi insansız hava araçlarının uluslararası satışının yolu açmıştı. Reuters’e konuşan savunma sanayi uzmanları anlaşmayla BAE’nin uzun zamandır istekli olduğu F-35 satın alma ihtimalinin doğduğuna da işaret etti.
LİBYA VE YEMEN’DE KULLANABİLİR
BAE yönetiminin Çin’den satın aldığı SİHA’ları Libya’da terör örgütü Hafter safında sivil hedeflere karşı kullandığı biliniyor. Abu Dabi’nin, ABD ve İsrail SİHA’larını da benzer şekilde Libya, Yemen ve diğer bölgelerde terör örgütlerini desteklemek amacıyla kullanmasından ve yoğun sivil ölümlerine yol açmasından endişe duyuluyor.
Zayed’e resmi davet mektubu
İsrail Cumhurbaşkanı Reuven Rivlin, Birleşik Arap Emirlikleri (BAE) Veliaht Prensi Muhammed bin Zayed’i İsrail’e davet etti. Rivlin, Twitter hesabından yaptığı açıklamada, Bin Zayed’e Batı Kudüs’ü ziyaret etmesi için davetiye mektubu gönderdiğini belirtti. Mesajında, Arapça olarak hazırlanan davetiye mektubunu da paylaşan Rivlin, “Ülkelerimiz arasındaki anlaşmanın, bizimle bölge halkları arasında güven inşa etmeye ve bu güveni güçlendirmeye, ekonomik faydaya ve bölgenin istikrarına katkı sağlayacağı konusunda umutluyum” ifadelerini kullandı.
İlhaktan vazgeçmedim
İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu, bölgedeki çözüm sürecinin temel aldığı ‘barış karşılığında toprak’ ilkesinin Birleşik Arap Emirlikleri (BAE) ile imzalanan sözde “normalleşme anlaşmasıyla” ortadan kalktığını belirtti. BAE ile imzalanan anlaşmanın, İsrail’in herhangi bir toprak parçasından çekilmesini istemediğini vurgulayan Netanyahu, şu ifadelere yer verdi: “Barışın topraklardan çekilmeyle (barış karşılığı toprak) tesis edilebileceği inancı artık yok, öldü. Bu inanç, gerçek barış, barış karşılığı barış, güçten doğan barış inancıyla değiştirildi. Artık bunu geçerli kabul ediyoruz.” Netanyahu anlaşmanın kamuoyuna duyurulmasının akabinde yaptığı açıklamada, ilhak planının ertelendiğini ancak planda bir değişiklik olmadığını belirtmişti.
Abu Dabi’de İran paniği
Birleşik Arap Emirlikleri (BAE), İran’dan, Tel Aviv ile Abu Dabi arasında varılan normalleşme anlaşmasına gelen üst düzey tehdide varan açıklamalar sonrası panikledi. BAE tepki olarak İran Maslahatgüzarını Dışişleri Bakanlığına çağırdı. BAE resmi haber ajansı WAM’a göre, Ruhani’nin BAE’ye “İsrail’e bölgede alan oluşturmama” uyarısında bulunmasına tepki olarak, Abu Dabi’deki İran Maslahatgüzarı Dışişleri Bakanlığına çağrıldı. Dışişleri Bakanı Siyasi İşleri Yardımcısı Halife Şahin Halife el-Merar, İranlı Maslahatgüzara protesto notasını verdi. Söz konusu notanın, Ruhani’nin, BAE’nin kararlarıyla ilgili tehditleri nedeniyle verildiği, bu tehditlerin İran Dışişleri Bakanlığı, Devrim Muhafızları ve diğer İranlı yetkililer tarafından da yapıldığı ifade edildi.
Suud üzerinden Dubai’ye uçacak
- İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu, Birleşik Arap Emirlikleri ile normalleşme süreci kapsamında Dubai’ye doğrudan uçuşlar gerçekleştirileceğini söyledi. Netanyahu, Tel Aviv’deki Ben Gurion Havalimanı’nda yaptığı açıklamada, “Suudi hava sahası üzerinden Dubai’ye doğrudan uçuşlar gerçekleştireceğiz. Uçuşlar her iki taraf için de büyük miktarda yatırım ve turizm anlamına geliyor. Birleşik Arap Emirlikleri İsrail’de büyük yatırımlarla çok ilgileniyor” dedi. Öte yandan ABD Ulusal Güvenlik Danışanı Robert O’Briend, Başkan Donald Trump yönetiminin, Birleşik Arap Emirlikleri’nden sonra birçok ülkenin İsrail ile normalleşme adımı atacağından emin olduğunu belirterek Suudi Arabistan’ın bu yönde adım atabilecek ikinci ülke olabileceğini açıklamıştı.