Yeni yılda geçerli olacak asgari ücreti belirlemek üzere bir araya gelen Asgari Ücret Tespit Komisyonu'nun ikinci toplantısı sona erdi. Çalışma Genel Müdürü Mehmet Baş başkanlığında yapılan ikinci toplantıda, işçi tarafını TÜRK-İŞ, işveren tarafını ise TİSK heyetlerinin temsil etti.
Ekonomik veri ve raporlar komisyonla paylaşıldı
Komisyonda, bir önceki toplantıda olduğu gibi TÜRK-İŞ heyetine; TÜRK-İŞ Genel Başkan Yardımcısı Ramazan Ağar başkanlık ederken, TİSK heyetine ise TİSK Genel Sekreteri Akansel Koç başkanlık etti. Yaklaşık 1 saat süren görüşmelerde Hazine ve Maliye Bakanlığı, Ticaret Bakanlığı ve Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) temsilcilerinin ekonomik veri ve raporları komisyonla paylaştı.
Herhangi bir ücret görüşülmedi
Toplantının ardından basın açıklamasında bulunan Ramazan Ağar ise herhangi bir ücretin görüşülmediğini aktardı. Öte yandan üçüncü toplantının ne zaman yapılacağına ilişkin Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı'nın, tarafları gelecek hafta bilgilendireceği belirtildi.
"O ücreti biz değil hükümet söylemeli"
TÜRK-İŞ Genel Başkan Yardımcısı Ramazan Ağar, "Milyonlarca asgari ücretlinin günün şartlarına göre geçinebileceği bir ücreti talep ediyoruz. Aklımızda mutlaka bir şey var. O ücreti de hükümetin veya işverenlerin söylemesini talep ediyoruz." dedi. İşçi, işveren ve hükümet temsilcilerinden oluşan Asgari Ücret Tespit Komisyonu'nun, 2025'te geçerli olacak asgari ücreti belirleme çalışmaları kapsamındaki ikinci toplantısı sona erdi.
Toplantıda, Hazine ve Maliye ile Ticaret Bakanlıkları ve Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) temsilcilerinin sunum yaptığını belirten Ağar, sunumların ardından işçi ve işveren heyetlerinin görüşlerini dile getirdiğini söyledi.
"Asgari ücret, pazarlık masası değil"
Hükümet ve işveren temsilcilerinden yeni asgari ücrete dair bir öneri beklediklerini vurgulayan Ağar, şöyle devam etti:
"Bu rakamı kamuoyuyla paylaşalım, kamuoyunda bu rakamları gündeme getirelim. 'Ona göre bir yol çizelim.' dedik. Ancak rakam açıklanmadı. Bize şu söylendi: Toplu iş sözleşmesinde rakam getiriyorsunuz. Elbette ki getiriyoruz toplu iş sözleşmesi döneminde. Toplu iş sözleşmesi pazarlık masası, müzakere masası. Asgari ücret, pazarlık masası değil, asgari ücretle çalışanların başlangıç ücretinin belirlendiği ücrettir. Dolayısıyla toplu iş sözleşmeleri aylarca sürer, aylarca masada müzakere yapılır ve sonuçta bir yere gelinir. Anlaşamadığın zaman grev aşamasına kadar yolu var."
"Güzel günlerden biz de faydalanmak istiyoruz"
Ağar, yeni asgari ücretin milyonlarca asgari ücretli çalışanın yaşam koşulları dikkate alınarak belirlenmesi gerektiğini belirterek, şu ifadeleri kullandı:
"Sayın Hazine ve Maliye Bakanı'mız, 'Kötü günler geride kaldı.' diyor. Kötü günlerin geride kalması elbette ki Türkiye Cumhuriyeti vatandaşlarını mutlu eder, sevindirir. Madem kötü günler geride kaldıysa bu güzel günlerden, iyi günlerden biz de faydalanmak istiyoruz. Dolayısıyla gelecek güzel günlerde, bu asgari ücretli vatandaşlarımızın yüzünü güldürelim, evlerinin kirasını verebilsinler, çocuklarının ihtiyaçlarını karşılayabilsinler, mutfaktaki tenceresini kaynatabilsinler. Bunları görüştük, bunları tartıştık."
Komisyondaki işçiler talepleri yazılı bildirecek
Komisyonda işçi heyetinde yer alan 4 işçinin sorun ve taleplerini dile getirdiğini belirten Ağar, "Benim burada söylediklerim de arkadaşlarımın görüşleri. Arkadaşlarımız, 'Biz şu asgari ücreti talep ediyoruz' diye TÜRK-İŞ'e bir belge verecekler. Öyle bir belgeyi daha bize vermediler. Onu da bekliyoruz." dedi.
"Günün şartlarına göre ücret talep ediyoruz"
Yeni asgari ücretin belirlenmesi için sürecin çok uzamayacağını, henüz tarihi belli olmayan üçüncü toplantıda yeni ücretin belirlenebileceğini vurgulayan Ağar, şunları söyledi:
"Biz rakam söylediğimiz zaman işin altında kalırız. Bir daha söylüyorum, biz para veren taraf değiliz, para isteyen tarafız. Milyonlarca asgari ücretlinin günün şartlarına göre geçinebileceği bir ücreti talep ediyoruz. Aklımızda mutlaka bir şey var. İnsanların yaşadığı şartları hepimiz biliyoruz. Biz geçinebilecek bir ücret talep ediyoruz. O ücreti de hükümetin veya işverenlerin söylemesini talep ediyoruz."